31 Mart 2012 Cumartesi

Dünyanın merkezi kabe

Hac ibadeti, milyonlarca müslümanı kutsal topraklarda buluşturdu. Peki, müslümanların kıblesi Kabe ne zaman kim tarafından ve hangi amaçla yapıldı, bugünlere nasıl geldi?

ES-LEBBEYYKK.. ALLAHÜMME LEBBEYK..

Ali İmran Suresi 96. Şüphesiz insanlar(ın ibadet ve ziyareti) için kurulan çok mübarek ve âlemlere hidayet kaynağı olan ilk ev (ilk mâbed), Mekke’deki (Kâbe’)dir.

Resim 86 http://www.resimcity.com/data/media/106/kabe_2.jpg

Resim 87 http://www.haksever.net/resim_upload/10/uploads/2098524273.jpg

İlk fotoğraflardan.

kabefotokl.jpg

Resim 88 http://img101.imageshack.us/img101/5488/12om1lc2.jpg

Kabe...
Allah'ın evi... Müslümanların kıblesi, İslam'ın birlik simgesi

Kutsal belde Mekke, yine mü'minlerle dolup taşıyor.
Ve Allah'ın evi her yıl olduğu gibi milyonlarca müslüman tarafından tavaf ediliyor...

Peki, Kabe'yi kim ne zaman yaptı, bugüne nasıl geldi?
Kabe müslümanlar için ne ifade ediyor?



Kabe'nin ilk defa ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı konusunda ihtilaf var.
Bazı kaynaklar Hz. Adem'e kadar dayandırıyor.
Ancak Kabe'nin Hz. İbrahim tarafından yeniden inşa edildiğini Kur'an haber veriyor.

'Kabe'yi imar et' emrini alan Hz. İbrahim, yıkıntıların arasından Allah'ın evini yeniden yükseltti. Ancak bugünkü Kabe, Hz. İbrahim tarafından inşa edilen yapı değil.
Kabe, aradan geçen bin yıllar içerisinde defalarca hasar gördü, zamana yenik düştü, harab olan duvarları yeniden örüldü.

Beytullah, bir çok kez sel baskınlarına da uğradı.
Mekke'nin yamaçlarından kopup gelen sel, Kabeyi sular altında bıraktı.

Osmanlı döneminde Kâbe’nin hizmetine özel önem verildi.
Osmanlı Padişahları bu kutsal mekana karşı duygularını, kendilerine 'Haadimül Harameyn' yani 'Mekke ve Medine'nin hizmetçisi' diyerek gösterdi.

Kabe ve çevresi bugünkü şeklini son 30 yılda aldı.
Sürekli genişleyen Mescid-i Haram'da, Osmanlı'dan kalma revaklar, varlığını sürdürüyor.

Kabe, tarih boyunca inananlar için çekim merkezi oldu. İslam'dan önce de Allah'ın birliğine inananlar, bu kutsal yapıyı ziyaret ediyorlardı.

Ancak Kâbe, zamanla amacından saptırıldı. Mekke müşrikleri, Allah'ın evini putlarla doldurdu. Bu durum, Hz. Muhammed Kâbe’yi putlardan temizleyinceye kadar sürdü.

Kabe, İslam'la birlikte gerçek anlamına yeniden kavuştu. Ondört asırdır her yıl milyonlarca mü'min en uzak diyarlardan gelip bu kutsal mekânda buluşturdu.
Kimi zaman deve sırtında kimi zaman yaya yol aldılar, aylar süren meşakketli bir yolculuğa katlandılar.

Hac ibadeti milyonlarca müslümanı Kâbe’nin etrafında birleştirmeye devam ediyor. Her ırktan, her dilden mü'minler, Kabe'nin yol göstericiliğinde tek bir ilaha yöneliyor. Kâbe’nin etrafında dönüyorlar ama aslında bu, Allah'a dönüşü ifade ediyor.

Mekke? nin dünyanın merkezi olduğu ispatlandı

Mekkenin dünyanın merkezi olduğunun ispatlanmasının ardından İslam âlimleri Dohada toplandı. Âlimler, Greenwich saati yerine Mekke saati kullanılması çağrısında bulundu.



Jeoloji ve İslam Hukuku konusunda uzman Müslüman ilim adamları, önceki gün Katarın başkenti Dohada düzenlenen Dünyanın Merkezi Mekke Adlı konferansta bir araya geldi. İlim adamları, dünya saat ayarlamasında ölçü alınan ve Greenwich olarak bilinen saat dilimi yerine Mekke saat diliminin ölçü olarak alınmasını talep etti. Bilindiği gibi Mekke-i Mükerremenin dünyanın merkezi olduğunu savunan teori yakın zamanda yapılan bilimsel araştırmalarla kanıtlanmıştı.

Katılımcılar, Greenwich saati (GMT = Greenwich Mean Time) yerine Mekke saatinin esas alınarak ortak İslami bir saat diliminin oluşturulması çağrısında bulundu. Çünkü Mekke saati dünyanın her yerinden kıble yönünü belirliyor, akrepleri klasik saatlerin aksine Kâbe-i Şerif etrafında yapılan tavaf hareketleri gibi soldan sağa doğru dönmektedir.

Bir gün süren konferansa Prof. Dr. Yusuf el-Karadavinin yanı sıra Kuran ve Sünnetin bilimsel mucizeliği üzerine yaptığı araştırmalarıyla tanınan, İngiltere Galler Üniversitesi nde jeoloji dersleri veren Mısırlı bilim adamı Prof. Dr. Zağlul en-Naccar, Mekke saatinin mucidi Mühendis Yasin eş-Şuk gibi konusunda uzman birçok ilim adamı katıldı.



El Karadavi, İslam Hukuku, geometri, astronomi ve hukuk alanında uzman kişilerin Mekke nin neden dünyanın merkezi seçildiği ve Allahü Tealanın Beytül Haramı neden Müslümanlara kıble olarak tayin ettiğine dair yürüttükleri çaba ve araştırmalara ilişkin takdirlerini ifade etti.

Aynı zamanda Dünya Müslüman Âlimler Birliği Başkanlığını da yürüten Yusuf el-Karadavi Müslümanların kıblesinin muazzamlığını pekiştirmek için yapılan bilimsel araştırma ve ulaşılan neticeleri takdirle karşılıyoruz Dedi. El Karadavi Mekkenin Dünyanın merkezini oluşturduğu teorisinin ispatlanması İslami kimliğin pekiştirilmesi ve tespit edilmesidir, ayrıca Müslümanın diniyle, ümmetiyle ve medeniyetiyle gurur duygusunu pekiştirecektir Diye konuştu.



Diğer din ve medeniyetlerin aksine İslam Da din ile bilim arasında bir çatışma yoktur diyen el-Karadavi bununla ilgili Kuran-ı Kerimden Yüce Allahın (cc) şu buyruklarını kanıt olarak gösterdi: de ki; Eğer doğru söylüyorsanız kesin delilinizi getirin Eğer doğru söylüyorsanız bana ilme dayalı bir biçimde haber verin,Yanınızda bize çıkaracağınız bir ilminiz var mı.

DÜNYANIN MERKEZİ MEKKE

Öte yandan Prof. Dr. Zağlul en-Neccar, Mekke nin dünyanın tam merkezinde yer aldığını artık bilimsel ispattan sonra şek götürmez bir gerçektir Dedi. Neccar, bunun delilinin de Prof. Dr. Hüseyin Kemaleddinin dünyanın başlıca şehirlerinden kıble yönünü belirlemeye çalışırken Mekke-i Mükerreme nin yerküreyi oluşturan yedi kıtanın hepsinin etrafından geçen bir dairenin tam ortasında yer aldığını ispatlamasını gösterdi.

Şekil 23 http://www.dunyabulteni.net/images/news/38652.jpg



En Neccar Mekke-i Mükerremeyle aynı meridyen çizgisi üzerinde yer alan yerler pusulada manyetik iğnenin belirlediği manyetik kuzeyle kutup yıldızının belirlediği gerçek kuzeyle uyumlu olduğunu söyledi.

Ünlü jeolog Mekke-i Mükkereme nin meridyen çizgisinde her hangi manyetik bir sapma bulunmamakta. Hâlbuki aralarında Greenwichİn de bulunduğu diğer tüm meridyen çizgilerinde manyetik bir sapma var. Hatta Greenwich meridyeninde batı yönünde 5,8 derecelik manyetik bir sapma olduğu bilimsel olarak ispatlanmıştır Dedi.

En Neccar İngilizlerin, gölgesi ve izleri halen sürmekte olan Britanya Sömürgeciliği döneminde Greenwich meridyenini bir saat ölçüsü olarak dünyaya zorla dayattığına işaret etti.

RAKAMLARLA MERKEZİ İSPATLADI

Bu arada, Kahire Üniversitesi? nde mimarlık dersleri veren, Uluslararası Kuran ve Sünnet? te Bilimsel Mucize Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yahya Veziri konferansta sunduğu araştırmada bilgisayar yardımıyla dünyanın önde gelen şehirlerinden Mekke-i Mükerreme için çok hassas yön tayinleri yaparak farklı dünya kıtaları arasındaki mesafeye bakılırsa Mekke? nin tam ortada yer aldığı görüldüğünün rakamlarla ispatlandığını açıkladı.



Mısır Hulvan da bulunan Ulusal Astronomik ve Jeofizik Araştırmalar Enstitüsü Nükleer Patlamalar Merkezi Başkanı sismolog Prof. Dr. Ahmed Ali Bedevi ise deprem riski açısından Mekkeyle ilgili yaptığı araştırmada Mekkenin kendine özgü jeolojik bir yapısı olduğunu ve ilahi bir koruma görevi gören sağlam sıradağlar içerisindeki eşsiz konumundan dolayı tarihte bu kutsal kentin depremlere maruz kaldığının çok nadir olduğunu söyledi.


MEKKE SAATİNE RAĞBET ARTACAK

Konferans esnasında Filistin asıllı Fransız vatandaşı Yasin eş-Şuk kendi icadı olan Mekke saatini katılımcılara tanıttı. Saat pratik olarak dünyanın merkezinin Mekke olduğunu ve Greenwich yerine Mekkenin dünya saat ölçüsü olarak alınmasının daha doğru olacağını gösterdi. Araştırmacıya göre yeni saatin tasarımı Dünya Saat Merkezi olarak Mekkenin dikkate alınmasına yardımcı oluyor.

Eş Şuk icat ettiği saatin dünyanın her yerinden kıbleyi tespit edebildiğini akreplerinin gezegenler ve diğer cisimlerin evrende güneş etrafında hareket ettiği ve insan vücudunda kan dolaşımının hareketi gibi solda sağa hareket ettiğini ifade etti.

Eş Şuk dünyanın değişik yerlerinde ikamet eden ya da buralarda yolculuk eden Müslümanların bulundukları yerlerde kıbleyi tespit etmekte yaşadıkları zorlukları gördükten sonra söz konusu saati icat etmeye karar verdiğini belirtti. Bunun için dünyanın merkezinin Mekke olduğunu kabul eden eski âlimlerin görüşlerine başvurduğunu bu esnada en modern topografik haritalardan, fiziki haritalardan ve Mekke-i Mükerremin haritalarından yararlandığını söyledi.

Öte yandan Suudi Arabistan Krallığı yeni saati Mekke-i Mükerremenin bir kulesine koymayı planladığını söyledi. Son bilimsel ispat ile birlikte Mekke Saatinin dünya genelinde büyük rağbet göreceği belirtiliyor.

Haber Merkezi / TİMETURK Salı 22.04.2008

Bütün bunlardan incelediğimiz tüm konulardan anlıyoruz ki biz ve yeryüzü başıboş değil sadece verilen süre içinde herkes kendi yaşamını sürdürüp şükrünü yapmalı ve bolca zikretmeliyiz. Bizler belki 50-100 yıl ağaçlar 1000-2000 bin yıl çeşitli canlılar onlarca yada yüzlerce sene dağlar milyonlarca sene kayalar milyarlarca sene ömür sürecek ama hepimiz vakti bilinen zamanda bu dünyadaki süremizi dolduracağız ve hesap günü için toplanacağız. Vakit geldiğinde iyi amalellerimizin ağır basması için inşallah şimdiden hayırlı amaller işleyerek o güne hazırlanıyoruzdur. Ve Yüce Allah’ın bize vermiş olduğu Kur’an’ı kerimden yeterince faydalanıyoruzdur inşallah. Arapça bilmiyorum demek çözüm değil. Çok değerli bilim adamlarının hazırlamış olduğu değerli mealler var alıp okumalıyız ve aradığımız cevapları orada bulmalıyız bulacaksınızda inşallah. İnanın her okuma da sürekli insan yeni şeyler görüyor. Ve yeni yeni bilgileri gerçek kaynağından öğreniyor. Ayrıca Müslümanların bugüne kadar olan mücadelelerini fasıklara karşı vermiş oldukları mücadeleleri okuyarak, peygamber efendimizin yaşantısı ve diğer peygamberlerinde hayatlarını yine kuranda okuyarak öğrenebiliyoruz.Hayatın her alanından bilgi edinebileceğimiz çok çeşitli örneklerin olduğu sonsuz bir kaynak ve de garanti edebileceğim tek kaynak sonsuza kadar değişmeyen doğru bilgilerin olduğu. Çünkü koruyucusu yüce ALLAH.

Hiç yorum yok: